Cemal Can, Bodrum Golf Kulübü’ndeki aile ortamının yeni dostlukların kurulmasını sağladığını söyledi.
Bodrum Golf Kulübü’nün kurucu ortaklarından biri olan Can Hafriyat Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Can, bu işe ilk inananlardan. Hem de kendisi sahaya çıkıp golf oynamasa da. Her şey 2007 yılında Tamer-Caner Tuna kardeşler ile yollarının kesişmesi ile başlamış. Tuna kardeşlerin Bodrum’da golf kulübü kurulması projesi, zamanın Ortakent Belde Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un ‘yapın bu işi’ talimatı ile gerçeğe dönüşmüş.
KURUCU ORTAKLARDAN
O zaman kendisinin de meclis üyesi olduğunu hatırlatan Can, “Başkanımızın talimatı ile hemen harekete geçildi ve Bodrum Golf Kulübü böylece doğmuş oldu. Fikret Öztürk’ün gelmesi ile birlikte yeniden bir yapılanmaya gidildi ve BGK bugünlere kadar sürekli gelişip büyüyerek geldi. Ben de yüzde 10 hisse ile kurucu ortaklardan biriyim. Golf oynamıyordum ama Ortakent’e destek olmak için bu projenin içinde yer almayı tercih ettim. Çünkü bu işin hem turizme hem de burada yaşayanlara faydası olacağına inandım. Çok ortaklı yapı ile daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir kulüp organizasyonu da gerçekleştirilmiş oldu” dedi. Cemal Can, Bodrum Golf Kulübü’nün kendileri için ne anlam ifade ettiğini ise şöyle anlatıyor; “Burada bir aile ortamı olduğu için insanlar rahat hareket gedebiliyor. Ankara’dan, İstanbul’dan Bodrum’a gelen insanlar BGK’de birbiriyle tanışıyor, sosyalleşiyor. Bodrum’a yeni gelenler için ideal bir buluşma ortamı. Yeni arkadaşlıklar, dostluklar kuruluyor. Yeni iş bağlantıları yapılabiliyor. Burası ayrıca turizm amaçlı da bir yer. Bodrum’da ilkti ve daha da çoğalması gerekiyor.”
ŞANSINI BİR DAHA DENİYOR
Golfe gönül veren ama sahaya çıkmayan isimlerden biri Cemal Can, birkaç kez denemiş golf oynamayı ama sakatlıklar yüzünden hep uzak kalmış çimlerden. Şimdilerde şansını bir kez daha deneyen Can, “45 yıldır Bodrum’da yaşıyorum. Bodrum’un gelişmesini sağlayan yerlerden biri de BGK oldu. Nasıl Yahşi’nin denizi güzel diye biliniyorsa Ortakent’in de golf kulübü var. Sonra Acıbadem Hastanesi ve TED Koleji gibi önemli markalar da buraya geldi. BGK, Ortakent’in marka değerinin oluşmasında önemli bir kilometre taşı oldu. Bodrum’la golfü ilk tanıştıran yer burası. Müsgebililer de artık bu işi öğrenmeye ve heves etmeye başladı. Ekip devamlı yenileniyor, arkadan katılanlar oluyor” diyor.
EN İDEAL SPOR ALANI
Doğanın içindeki BGK’nin sağlık ve spor için ideal bir yer olduğuna dikkat çeken Can, sözlerini şöyle sürdürüyor; “7’den 77’ye hatta 90 yaşına kadar golf oynayanlar var burada. Sağlıklı bir gelişim ve hayat için en güzel spor. Golf oynayan çocuklarımızın sayısı da artıyor. Dünyada çok bilinen bir spor ama Bodrum’da yavaş yavaş gelişiyor. İlk günlere göre çok iyi durumdayız. Golfe daha çok kişinin erişmesi için bu tür tesislerin sayısının da çoğalması gerekiyor. Bodrum’a yerleşen kitle belli. BGK, 40-50 yaş grubundakilerin yürüyerek spor yapılabileceği çok güzel bir yer. Spor salonunda çalışamayacak, çok hızlı spor yapamayacaklar için ideal bir nokta. İnsanlar yeşillikler içinde kendileri için en ideal olan sporu yapıp yürüyor ve aynı zamanda sosyalleşiyor. Bulunmaz bir nimet aslında.”
ZAMAN GÜZEL GEÇİYOR
270 civarında hissedarı ve üyesi olan BGK’nin, Fikret Öztürk’ün büyük desteği ile büyüyüp geliştiğini vurgulayan Can, Bodrum’da yaşayanlar için bu tür kulüplerin olması gerektiğini söyledi. Burada geçirilen 2-3 saatin bile insanı dinlendirdiğini belirten Cemal Can, şöyle konuştu, “Burada samimi ve eğlenceli bir ortam var. Turnuvalarımız, yemeklerimiz, eğlencelerimiz oluyor. Hep beraber bir aile ortamının içindeyiz. Yerlisi de olsa, Bodrum dışından gelse de herkes birbiriyle kaynaştığı için burada zaman çok güzel geçiyor. Rahmi Koç, Fikret Öztürk gibi saygın iş insanlarının bu ailenin bir parçası olması da Bodrum’a değer katıyor.”
HIZLI BÜYÜMEYE DİKKAT
Bodrum’un son yıllarda çok hızlı geliştiğini ifade eden Can, “Bunun nedeni, İstanbul’da, Ankara’da iş yapan büyük firmaların hepsinin Bodrum’a gelmesi. Bu hızlı büyüme, alt ve üstyapıda sıkıntılar yarattı. Pandemi bu işin tuzu biberi oldu. Bodrum her açıdan çok güzel bir yer. Nereye gidersek gidelim tekrar uçup Bodrum’a dönmek istiyoruz. Bunun için doğal güzelliklerini korumak zorundayız. Ama hızlı büyüme bu konuda işleri zorlaştırıyor. Nasıl İstanbul’daki ünlü restoranlar üç aylık turizm sezonu için Bodrum’a geldiyse şimdi de inşaat firmaları geliyor. Ama Bodrum’da yeteri kadar var zaten. Bodrum’a gereğinden fazla yüklenildi. 20 senede yapılacak işler beş senede yapıldı. Bunun kontrol altına alınması gerekiyor” diye konuştu.
